MA’TUF SAYILAR:
Birler basamağı, onlar basamağına “vav” atıf harfi ile bağlanarak yapıldıkları için 20’den sonraki ara sayılara matuf sayılar denir. Matuf sayıların irabı da şu şekildedir: Birler basamağı müfred sayıların irabını ve kurallarını; onlar basamağı da ukud sayıların irabını ve kurallarını taşır. Madudları ise müfred-mensub ve nekre gelir. Bu kural 11’den 99’un sonuna kadar geçerlidir.
100 ve katları için ise şu kuralları sayabiliriz:
1- Yüzün katlarını ifade ederken yüz sayısı, 3-10 arası müzekker sayılarla izafet oluşturur. Yüz sayısı katlarıyla izafet oluşturduğu gibi madudlarıyla da izafet oluşturur.
2- Madudu, müfred-mecrur olarak gelir.
3- Müzekker ve müennes isimler için aynı sayı kullanılır.
1000 ve katları için şu kurallar geçerlidir:
1- 1000 ve katları, hem madudlarıyla hem de katlarıyla izafet oluştururlar.
2- Müzekker ve müennes isimler için aynı rakamlar kullanılır.
Şu kurala da dikkat edelim: Yüzden sonraki sayıların hepsi en büyük basamaktan en küçük basamağa doğru okunur. En sona kalan sayının kuralına göre de madud şekillenir.
100-1000 arasındaki sayılar: 100 ve 200 dışındakiler bileşiktir. İkinci bölüm muzafun ileyh sayıldığından mecrurdur. Bu sayılarda müzekker ve müennes için ortak kullanılır.
100مائة 200مائتان 300ثلاثمائة 400اربعمائة 500خمسمائة 600ستمائة 700سبعمائة 800ثمانمائة 900تسعمائة 1000الف (الاف:ج) 700 gece (müennes)سبعمائة ليلة 700 gün (müzekker)سبعمائة يوم 107 kitap مائة وسبعة كتب 514 kitap خمسمائة واربعة عشر كتابا 968 kitap تسعمائة وثمانية وستون كتابا Bu sayılardan sonra gelen ma’dud (sayılan şey), sayının son bölümüne göre, müfret veya cemii olur ve ona göre harekelenir.
Aded (sayı) – Ma’dud (sayılan) münasebeti şöyledir:
Aded (sayı) Ma’dud (sayılan) 3-10 cemi, mecrur عشرة كتب 11-19 müfret, mensub تسعة وتسعون كتابا 99’dan sonra müfret, mecrur عشرة الاف كتاب |
|
الطالب المجتهد | |
100, 1000 ve Bunların Katları
a. Hem 100 hem 1000 sayısının tesniyelerinin ve sadece 1000in ceminin (çoğulunun) temyîzi müfred ve mecrûr olur.
Yüz çocuk geldi 100 . مِائَة جَاءَ مِائةُ وَلَدٍ
İki yüz misafir geldi 200 . مِائَتَانِ حَضَرَ مِائَتَا ضَيْفٍ
Üç yüz misafir geldi 300 . ثَلاثُمِائَةٍ حَضَرَ ثَلاثُمِائَة ضَيْفٍ
Dört yüz misafir geldi 400 . أرْبَعُمِائَةٍ حَضَرَ أَرْبَعُمِائَةِ ضَيْفٍ
Beş yüz misafir geldi 500 . خمَْسُمِائَةٍ حَضَرَ خمَْسُمِائَةِ ضَيْفٍ
Altı yüz misafir geldi 600 . سِتُّمِائَةٍ حَضَرَ سِتُّمِائَةِ ضَيْفٍ
Yedi yüz misafir geldi 700 . سَبْعُمِا ئَةٍ حَضَرَ سَبْعُمِائَةِ ضَيْفٍ
Sekiz yüz misafir geldi 800 . ثَمَانِمِائَةٍ حَضَرَ ثَمَانِمِائَةِ ضَيْفٍ
Dokuz yüz misafir geldi 900 . تِسْعُمِائَةٍ حَضَرَ تِسْعُمِائَةِ ضَيْفٍ
Bin turist geldi 1000 . أَلْفٌ جَاءَ أَلْفُ سَائِ ح
İki bin turist geldi 2000 . أَلْفَانِ جَاءَ أَلْفَا سَائِ ح
Üç bin turist geldi 3000 . ثَلاَثَةُ آلاَفٍ جَاءَ ثَلاَثَةُ آلاَفِ سَائِحٍ
Dört bin turist geldi 4000 . أَرْبَعَةُ آلاَفٍ جَاءَ أَرْبَعَةُ آلاَفِ سَائِحٍ
Beş bin turist geldi 5000 . خمَْسَةُ آلاَفٍ جَاء خمَْسَ ةُ آلاَفِ سَائِحٍ
Altı bin turist geldi 6000 . سِتّةُ آلاَفٍ جَاءَ سِتّة آلاَفِ سَائِحٍ
Yedi bin turist geldi 7000 . سَبْعَةُ آلاَفٍ جَاءَ سَبْعَةُ آلاَفِ سَائِحٍ
Sekiz bin turist geldi 8000 . ثَمَانِيَةُ آلاَفٍ جَاءَ ثَمَانِيَةُ آلاَفِ سَائِحٍ
Dokuz bin turist geldi 9000 . تِسْعَةُ آلاَفٍ جَاءَ تِسْعَةُ آلاَفِ سَائِحٍ
On bin turist geldi 10000 . عَشَرَةُ آلاَفٍ جَاءَ عَشَرَةُ آلاَفِ سَائِحٍ
Yüz bin turist geldi 100000 . مِائَةُ أَلْفٍ جَاءَ مِائَةُ أَلْفِ سَائِحٍ
Bir milyon turist geldi 1000000 . مِلْيُونٌ جَاءَ مِلْيُونُ سَائِ ح
b. 100, 1000 ve katlarının temyîzi, izafetle müfred mecrûr olur. Temyîzleri müzekker veya müennes olsa da, 100 ve 1000 sayılarında değişiklik olmaz.
Yüz çocuk geldi جَاءَ مِائةُ وَلَدٍ
Havalanında yüz uçak var فِي الْمَ طَارِ مِائَةُ طَائِرَةٍ
Yüz yıl kaldın لَبِثْتَ مِئَةَ عَامٍ
Bin turist geldi وَصَلَ أَلْفُ سَائِحٍ
Bin kız öğrenci müzeyi gezdi زَارَتْ أَلْفُ طَالِبَةٍ الْمُتْحَفَ
Şehirde yüz bin öğrenci var فِي الْمَدِينَةِ مِائَةُ أَلْفِ طَالِبٍ
Kütüphanede üç bin kitap var فِي الْمَكْتَبَةِ ثَلاَثَةُ آلاَفِ كِتَابٍ
Bin asker gördüm رَأَيْتُ أَلْفَ جُنْدِيٍّ
İki yüz misafir geldi حَضَرَ مِائَتَا ضَيْفٍ
Saraya iki bin turist geldi وَصَلَ القَصْرَ أَلْفَا سَائِحٍ
İki yüz ağaç diktim غَرَسْتُ مِائ تَيْ شَجَرَةٍ
İki yüz muhtaca sadaka verdim تَصَدَّقْتُ عَلَى مِائَتَيْ مُحْتَاجٍ
İki bin ağaç diktik غَرَسْنَا أَلْفَيْ شَجَرَةٍ
100 ve 1000 sayısı, atıflı olarak başka bir sayıyla söylenirse, temyîz en
son söylenen sayıya uyar. Mesela, 125 sayısını şöyle söyleriz:
جَاءَ مِائَةٌ وخمَْسَةٌ وعِشْرُونَ رَجُلا / جَاءَ خمَْسَةٌ وعِشْرُونَ ومِائَةُ رَجُلٍ
Yüz yirmi beş adam geldi
فِي السَّنَةِ ثَلاَثُمِائَةٍ وخمَْسَةٌ وسِتُّونَ يَوْمًا / فِي السَّنَةِ خمَْسَةٌ وسِتُّونَ وثَلا ثُمِائَةِ يَوْمٍ
Bir yılda 365 gün vardır
فِي الْمَدِينَةِ أَلْفٌ وتِسْعُمِائَةٍ وأَرْبَعَةٌ وعِشْرُونَ رَجُلاً / في الْمَدِينَةِ أَرْبَعَةٌ وعِشْرُونَ وتِسْعُمِائَةٍ وأَلْفُ رَجُلٍ
Şehirde 1924 adam vardır
فِي الْمَكْتَبَةِ ثَلاَثَةٌ وأَرْبَعُونَ وثَمَانِم ائَةٍ وأَلْفَا كِتَابٍ / فِي الْمَكْتَبَةِ أَلْفَانِ وثَمَانِمِائَةٍ وثَلاَثَةٌ وأَرْبَعُونَ كِتَابًا
Kütüphanede 2843 kitap vardır
Milyon ve milyar sayıları, yüz ve bin gibidir. Temyîzleri de izafetle müfred mecrur olur.
Başkentte bir milyon kişi vardır فِي العَاصِمَةِ مِلْيُونُ (أَ لْفُ أَلْفِ ) نَسَمَةٍ
Çinin nüfusu bir milyarı geçti زَادَ سُكَّانُ الصِّينِ عَلَى مِلْيَارِ (بِلْيُونِ ) نَسَمَة